TÜSİAD, Küresel ve Yerel Dinamikleri Değerlendirdi

TÜSİAD’ın İstanbul’da düzenlediği etkinlikte enerji, sanayi ve ticaret alanında dünya ve Türkiye için mevcut krizlerin çözüm yolları, temiz enerjiye geçişin önemi ve sanayi dönüşümü konuları ele alındı.

İstanbul’da gerçekleştirilen “Enerji, Sanayi ve Ticaret Üçgeninde Dünya ve Türkiye için Değerlendirmeler” başlıklı TÜSİAD etkinliğinde, küresel enerji piyasalarının yönü, sanayi dönüşümü, ticari rekabet ve Türkiye’nin stratejik fırsatları değerlendirildi. Etkinliğin açılış konuşmasını TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan yaptı. Turan, güncel küresel krizler karşısında yeni çözümlerin ve farklı bakış açılarına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.

 “Geleneksel Çözümler Artık Yeterli Değil”

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, konuşmasında iklim krizi ve Rusya-Ukrayna savaşının etkileri üzerinde durdu. Küresel rekabetin teknoloji, dijitalleşme, karbonsuzlaşma ve nitelikli iş gücü ile şekillendiğini belirten Turan, Avrupa Birliği’nin rekabetçiliğini sürdürebilmesi için yıllık 750-800 milyar avro finansman ihtiyacı olduğunu söyledi. Turan, Türkiye’nin yeşil dönüşümde ilerlemesinin ve enerji arz güvenliğinin öncelikli hedefler arasında olması gerektiğine dikkat çekti.

Türkiye’nin 2035 Yenilenebilir Enerji Stratejisi

Orhan Turan, Türkiye’nin 2035 Yenilenebilir Enerji Stratejisi’nin rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesini dört katına çıkarmayı hedeflediğini belirtti. Bu çerçevede altyapı yatırımları, piyasa reformları ve yeşil dönüşüm odaklı destek programlarının sanayinin sürdürülebilirliğine katkı sağlayacağını ifade etti. Turan, Türkiye’nin yenilikçi ve destekleyici adımlar atarak rekabet gücünü artırabileceğini belirtti.

 “Temiz Enerji Ekonomisi Sanayi ve Ticarette Yeni Fırsatlar Sunuyor”

Uluslararası Enerji Ajansı İcra Direktörü Dr. Fatih Birol, temiz enerji ekonomisinin ticaret ve sanayiye sunduğu fırsatları değerlendirerek, elektrikli araç satışlarındaki artışa ve global enerji piyasasındaki değişimlere dikkat çekti. Birol, küresel elektrik tüketimindeki artışın klima kullanımı ve elektrikli araçların yaygınlaşması ile hızlandığını ifade etti. 2025 itibarıyla petrol ve doğalgaz fiyatlarının düşmesiyle, Türkiye gibi enerji ithalatçısı ülkelerin bu durumdan olumlu etkileneceğini belirtti.

“Temiz Enerji İçin Kritik Minerallerin Talebi Artıyor”

Birol, temiz enerji teknolojileri için gereken kritik minerallerin bazı bölgelerde yoğunlaşmasının ülkeler arasında rekabeti artıracağını vurguladı. “Enerji sektörünün yıllık bütçesi 3 trilyon dolar; bunun 2 trilyon doları temiz enerji yatırımlarına ayrılıyor” diyen Birol, Çin’in bu pazarda güçlü bir konumda olduğunu ifade etti. 2035 yılına kadar Çin’in temiz enerji teknolojilerinden elde edeceği ihracat gelirinin bazı petrol zengini ülkeleri aşacağına dikkat çeken Birol, bu durumun Avrupa ve Türkiye için stratejik iş birlikleri geliştirmeyi gerektirdiğini vurguladı.

Türkiye’nin Temiz Enerji ve Sanayi Dönüşümündeki Rolü

Fatih Birol, Türkiye’nin temiz enerjiye geçişte ve sanayi dönüşümünde global tedarik zincirinde önemli bir konuma sahip olabileceğini belirtti. Avrupa Birliği ile yapılacak iş birliklerinin Türkiye’nin rekabet gücünü artırabileceğini ve temiz enerji yatırımlarında fırsatlar sunabileceğini ifade etti.

TÜSİAD’ın bu etkinlikte ortaya koyduğu değerlendirmeler, Türkiye’nin küresel temiz enerji dönüşümünde ve sanayideki fırsatları değerlendirmesi gerektiğini gösteriyor. Gelişen enerji sektörü ve yeşil dönüşüm, Türkiye için hem ekonomik hem de stratejik fırsatlar sunarak küresel rekabet gücünü artıracak adımların önemini bir kez daha ortaya koyuyor.