Bosch, Yapay Zekanın Kullanımına İlişkin Etik ‘ Kırmızı Çizgiler ’ Belirledi

Bosch, yapay zekanın kullanımına ilişkin etik ‘kırmızı çizgiler’ belirledi. Bu kapsamda şirket, akıllı ürünlerinde yapay zeka kullanımını yöneten bağlayıcı kurallar yayınladı. Bosch’un yapay zeka etik kuralları şu ilkeye dayanıyor: Tüm yapay zeka tabanlı kararlarda son söz insanlarda olmalıdır.

Yapay zekanın kullanımına ilişkin etik ‘kırmızı çizgiler’ belirleyen Bosch, akıllı ürünlerinde yapay zeka kullanımını yöneten bağlayıcı kurallar yayınladı. Bosch’un yapay zeka etik kuralları şu ilkeye dayanıyor: Tüm yapay zeka tabanlı kararlarda son söz insanlarda olmalıdır.
Berlin’de düzenlenen şirketin yıllık IoT Konferansı Bosch ConnectedWorld’ün (BCW) açılışında konuşan Bosch CEO’su Volkmar Denner, “Yapay zeka, insanlara hizmet etmelidir. Yapay zeka etik kurallarımız, çalışanlarımıza akıllı ürünlerin geliştirilmesi konusunda rehberlik sağlıyor. Amacımız; insanların yapay zeka ürünlerimize güvenmesini sağlamak” dedi.

“Bosch açısından hayati bir öneme sahip”


Yapay zekanın, Bosch açısından hayati öneme sahip bir teknoloji olduğunu ifade eden şirket yetkilileri, şöyle konuştular: “2025 itibarıyla tüm Bosch ürünlerinin ya yapay zeka içermesi, ya da yapay zeka yardımıyla geliştirilmiş veya üretilmiş olması hedefleniyor. Şirket, yapay zeka ürünlerinin sağlam, güvenilir ve açıklanabilir olmasını istiyor. Yapay zeka bir ‘kara kutu’ olursa, insanlar ona güvenmeyecektir. Ancak, ağa bağlı bir dünyada ‘güven’ esas olacaktır.”
Bosch’un güvenilir yapay zeka tabanlı ürünler üretmeyi hedeflediğini aktaran yetkililer, “Etik kurallar, Bosch’un bir yenilik arayışını sosyal sorumluluk hissi ile bir araya getiren ‘Yaşam için teknoloji’ sloganına dayanıyor. Önümüzdeki iki yıl içerisinde şirket, 20 bin çalışanına yapay zeka kullanımı konusunda eğitim vermeyi planlıyor. Bosch’un bu teknolojinin sorumlu kullanımını yöneten yapay zeka etik kuralları, söz konusu eğitim programının bir parçası olacak” dediler.

“İlerlemenin ve büyümenin global itici gücü”


Yapay zekanın ilerlemenin ve büyümenin global itici gücü olduğunu ifade ettiler. Yetkililer, konuşmalarına şöyle devam etti:

“Örneğin; yönetim danışmanı PwC, bugün ve 2030 yılı arasında yapay zekanın Çin’de GSYİH’yi yüzde 26, Kuzey Amerika’da %14 ve Avrupa’da ise yaklaşık % 10 civarında artıracağını öngörüyor.

Bu teknoloji; ulaşım, iklim eylemi, tıp ve tarım gibi birçok alanda zorlukların üstesinden gelmeye ve sonuçları optimize etmeye yardımcı olabilir. Algoritmalar, çok yüksek miktarlarda veriyi değerlendirerek kararları gerekçelendirebiliyor ve otonom olarak alabiliyor. Böylece, bağlayıcı AB standartlarının yürürlüğe girmesinden çok önce Bosch, bu teknolojinin kullanımının ortaya çıkarttığı etik soruları aktif olarak ele alma kararını aldı. Bu sürecin ahlaki dayanağı, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirgesi’nde yer alan değerler tarafından sağlanmaktadır.”

“Yapay zeka, insanlara bir araç olarak hizmet vermelidir”


Bosch’un yapay zeka etik kurallarının, ‘insan gözetimi olmadan yapay zekanın insanlar hakkında herhangi bir karar almaması’nı şart koştuğunu açıklayan yetkililer, “Yapay zeka, insanlara bir araç olarak hizmet vermelidir. Üç olası yaklaşım tanımlanmaktadır ve hepsinin bir ortak yanı var: Bosch tarafından geliştirilen yapay zeka ürünlerinde, teknolojinin verdiği kararlarda kontrol insanlarda olmalıdır. İlk yaklaşımda (kontrol insanda) yapay zeka, insanların nesneleri veya organizmaları sınıflandırmasına yardımcı bir karar destek uygulaması gibi sadece yardım amacı taşır. İkinci yaklaşımda (insan döngünün içerisinde) ise, bir akıllı sistem, insanların istediği zaman geçersiz kılabileceği kararları bağımsız bir şekilde ele alır. Buna örnek olarak, insan sürücünün örneğin bir park destek sisteminin kararlarına doğrudan müdahale edebileceği kısmi otonom park etme gösterilebilir. Üçüncü yaklaşım da (insan sürecin üzerinde), acil fren sistemleri gibi akıllı teknolojilerle ilgilidir. Bu noktada mühendisler, geliştirme süreci sırasında belirli parametreler tanımlar. Burada, karar verme sürecinde insan müdahalesi bulunmaz. Parametreler, yapay zekanın sistemi etkinleştirip etkinleştirmemeye karar vermesine ilişkin dayanak sağlar. Mühendisler, geçmişe dönük olarak sistemin tanımlanan parametrelerin içerisinde kalıp kalmadığını test ederler. Gerek olması halinde, bu parametreler ayarlanabilir” ifadelerini kullandılar.

“Yapay zeka hayatlarımızı her açıdan değiştirecek”


Bosch’un, yapay zeka etik kurallarının, yapay zeka konusundaki toplumsal tartışmanın azaltılmasına katkıda bulunmasını umduğunu belirten yetkililer “Yapay zeka hayatlarımızı her açıdan değiştirecek. Bu nedenle, söz konusu tartışma son derece önemli. Akıllı sistemlere yönelik güveni oluşturmak için teknik bilgiden daha fazlası gerekiyor. Politika yapıcılar, bilim topluluğu ve halk arasında yakın bir diyaloga da ihtiyaç duyuluyor. Bu nedenle Bosch, yapay zekanın etik boyutu gibi konuları incelemek üzere Avrupa Komisyonu tarafından görevlendirilen bir kuruluş olan Yapay Zeka Üst Düzey Uzman Grubu’na katıldı.

Şirket; hâlihazırda yedi lokasyondan oluşan bir global ağ içerisinde yer alarak ve Amsterdam Üniversitesi ve Carnegie Mellon Üniversitesi (Pittsburgh, PA) ile iş birliği yaparak, daha güvenli ve daha güvenilir yapay zeka uygulamaları geliştirme konusunda çalışmalar yürütüyor. Benzer bir şekilde, Baden-Württemberg’de bulunan Cyber Valley (Siber Vadi) Araştırma Birliği’nin bir kurucu üyesi olarak Bosch, 700 uzmanının kısa bir süre içerisinde şirket dışından araştırmacılar ve startup çalışanları ile birlikte çalışmaya başlayacağı bir yapay zeka kampüsünün inşaatına 100 milyon Euro yatırım yaptı. Yine şirket tarafından kurulan bir komite olan Dijital Güven Forumu, önde gelen uluslararası dernekler ve örgütlerden uzmanlar arasında yakın bir diyalog geliştirmeyi hedefliyor. Forumun 11 üyesi, Bosch ConnectedWorld 2020’de bir araya geliyor. Ortak hedefimiz; nesnelerin internetini güvenli ve güvenilir hale getirmek.”

KAYNAKÇA

1.https://www.makinehaber.com/bosch-yapay-zekanin-kullanimina-iliskin-etik-kirmizi-cizgiler-belirledi