Tarmac ve National Highways iş birliğiyle gerçekleştirilen A64 yol yenileme projesi, karbon emisyonlarını %75 oranında azaltarak çevreci projelere örnek oldu. Kuzey Yorkshire, Bramham yakınlarındaki 1.5 millik bölümde yürütülen çalışma, karbon dengelemesine başvurulmadan hayata geçirildi.
260 tondan fazla karbon tasarrufu sağlanan projede, karbon azaltımının %41.3’ü düşük karbonlu ham madde kullanımı sayesinde gerçekleşti. Elektrikli ve hibrit ekipmanların kullanıldığı nakliye ve serim süreçleri %14.7’lik bir azalma sağlarken, sürdürülebilir üretim teknikleri %44’lük katkı sundu.
Proje kapsamında sıcak asfalt yerine ılık karışım asfalt kullanıldı ve Shell’in geliştirdiği ‘karbon yutucu’ biyokomponent bağlayıcı malzemesi ile yollar karbonu hapsedebilen bir yapıya kavuşturuldu. Yol tabakalarında kullanılan %40’a varan geri dönüştürülmüş asfalt da yeni malzeme ihtiyacını önemli ölçüde azalttı.
Ayrıca, sıfır emisyonlu elektrikli silindirler ve bağlayıcı püskürtme araçları sayesinde hem karbon emisyonları azaltıldı hem de gürültü kirliliği en aza indirildi. Projenin malzemeleri, Tarmac’ın Leeds’teki Cross Green asfalt tesisi tarafından biyoyakıt ve temiz elektrik kullanılarak üretildi.
“Net Sıfır Geleceğe Adım Atılıyor”
Tarmac Ulusal Teknik Direktörü Brian Kent, projenin sürdürülebilir yol inşasında bir model olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Bu çalışma, yol bakım faaliyetlerinin her unsurunu karbon açısından nasıl sıfırlayabileceğimizi gösteriyor. Yolları daha kısa süreli kullanarak verimliliği artırıyor, kesintileri azaltıyor ve net sıfıra geçişe katkı sağlıyor.”
National Highways Karbon ve Hava Kalitesi Grubu Başkanı Angela Halliwell ise, 2050 yılına kadar tüm yol ağını net sıfır emisyonlu hale getirme hedeflerinin altını çizerek şöyle konuştu:
“Net sıfır bir İngiltere’de yolculuk devam edecek. Bu projede uygulanan yenilikler, yol ağımızı karbon dostu bir geleceğe taşımada standart hale gelecek.”
A64 projesi, sürdürülebilir malzemeler ve yenilikçi tekniklerle sadece karbon azaltımında değil, çevresel sürdürülebilirlikte de yeni bir dönemi temsil ediyor.
