Fosil yakıtların kullanımıyla artan sera gazı ve karbon emisyonu, küresel ısınmayı besliyor. Isıtma sistemlerinin rolü büyük: enerji tüketiminin yüzde 50’si, sera gazı emisyonlarının yüzde 40’ı buradan kaynaklanıyor.
Çukurova Isı Pazarlama Müdürü Osman Ünlü, işletmelerde ısıtmanın sürdürülebilirliğini artırarak iklim krizinin etkilerini azaltma yöntemlerini açıkladı. “Isıtma sistemleri doğru seçilmezse, çevreye ve bütçeye zarar verebilir. Küresel enerji tüketiminin yüzde 50’si ve sera gazı emisyonlarının yüzde 40’ı buradan kaynaklanıyor. Endüstriyel tesislerdeki eski sistemlerin yenilenmesi, “Net Sıfır” hedefine ulaşmada kritik önem taşıyor. Dünya genelinde 130’dan fazla ülke, Paris Anlaşması çerçevesinde 2030’a kadar sera gazı emisyonlarını yüzde 50 azaltmayı, 2050’de ise tamamen sıfırlamayı hedefliyor. Isıtma, bu çabaların merkezinde; çünkü karbon emisyonlarının yüzde 40’ından sorumlu. Bu nedenle, ‘Net Sıfır’a ulaşmak için öncelikle ısıtma kaynaklı emisyonları azaltmak gerekiyor.” dedi.
Geleneksel sistemler olarak bilinen merkezi sıcak hava üflemeli sistemler, enerji tasarrufu ve karbon emisyonlarını azaltma konusunda yetersizdir. Ayrıca işletme kârlılığını önemli ölçüde düşürmektedirler. Ancak lokal ve spot ısıtma özellikli elektrikli ve radyant ısıtıcılar ile yüzde 30 ila 50 arasında tasarruf sağlanabilmektedir. Çünkü bu sistemler, yalnızca çalışılan alanı ısıtarak minimum enerji tüketimiyle gün boyu tutarlı ve konforlu bir ortam sunarlar. Bu nedenle işletmelerin ısıtmadan kaynaklanan karbon emisyonlarını yüzde 50’ye varan oranlarda azaltır.