OECD’nin hazırladığı “Net Sıfır: Değişen Dünyada İklim ve Ekonomik Direnç” raporu, iklim politikalarında direncin önemine vurgu yapıyor.
Söz konusu raporda hükümetlerin net sıfır hedefine geçişi sağlamak için çeşitli önlemler alması gerektiği vurgulanıyor. Öneriler, sektörler arası engellerin tanımlanması, kamu finansmanının artırılması, inovasyonun hızlandırılması, halk desteğinin kazanılması ve adil bir geçişin sağlanması gibi konuları kapsıyor.
Raporda, tedarik zincirindeki olası aksaklıklar, istihdam açıkları ve temiz enerji arzı gibi sorunların yakın gelecekte karşılaşılabileceği ve bu tür sorunlara karşı önceden hazırlık yapılmasının öneminin vurgulandığı belirtiliyor.
Öte yandan, net sıfır hedefine ulaşmak için uzun vadeli kamu finansman kaynaklarının sürdürülebilir olmasının büyük öneme sahip olduğu belirtiliyor. Hükümetlere, kapsamlı ve dirençli iklim politikaları oluştururken kamu finansmanının temel alınması gerektiği vurgulanıyor. Bununla birlikte, kamu finansmanının yanı sıra yatırım ve finans piyasalarının da sürdürülebilir finans normlarına uyumlu hale getirilmesi ve özel sektör katılımının artırılması gerektiği ifade ediliyor.
Ayrıca net sıfır hedefine ulaşmak için geniş çaplı halk desteğinin sağlanması büyük önem taşıyor. İklim politikalarının doğrudan ve dolaylı ekonomik sonuçlar doğuracağı bir sistemde, bu politikaların adil bir geçişin sağlanmasında büyük etkiye sahip olacağı belirtiliyor. Bu doğrultuda, karbon fiyatlandırmalarından elde edilecek gelirlerin dağılımına yönelik standartların belirlenmesi gerektiği ifade ediliyor.
İklim Riskleri Net Sıfır Politikalarının Temelini Oluşturmalı
Rapora göre, net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için hızlı ve maliyet etkin teknolojik inovasyona büyük bir ihtiyaç duyuluyor. Hükümetlerin, inovasyonu teşvik etmek için sonuç odaklı bir yaklaşım benimsemesi, finansman sağlanması ve Ar-Ge çalışmalarına yönelik kapsamlı bir ekosistem oluşturması gerektiği belirtiliyor. Ayrıca yeni teknolojilere yönelik eğitim ve beceri geliştirme programlarının devreye sokulmasının da büyük önem taşıdığı vurgulanıyor.
Ayrıca rapora hükümetlerin iklim risklerini yönetmek için politikalarını şekillendirmesi büyük bir önem taşıyor. Özellikle altyapı projelerinin iklim uyumlu şekilde tasarlanması, sigortaların iklim risklerini kapsaması, finansal mekanizmaların iklim krizi direncini artırması ve erken uyarı sistemlerinin güçlendirilmesi gibi adımların atılması, etkin bir iklim risk yönetimi için kritik bir rol oynuyor.
Raporda, kurumsal kapasite ve yönetişimin, direnç inşasının vazgeçilmez bir unsuru olduğu vurgulanıyor. Bölgesel ve yerel düzeyde politikaların belirlenmesi ve uygulanması için gerekli kaynakların ve yetkinliklerin sağlanmasının önemi vurgulanıyor. Ayrıca çok paydaşlı bir yaklaşım benimsenmesi ve yerel toplulukların ve paydaşların katılımının teşvik edilmesi gerektiği belirtiliyor. Bu süreçte, şeffaflık, hesap verebilirlik ve adalet ilkelerinin esas alınması gerektiği ifade ediliyor.
Net Sıfır: Değişen Dünyada İklim ve Ekonomik Direnç raporunda küresel ölçekte net sıfır hedefine ulaşmak için iş birliğinin büyük önem taşıdığı vurgulanıyor. Hükümetlere, Ulusal Katkı Beyanları’nı güçlendirmeleri ve belirlenen eylemleri hızla uygulamaya koymaları çağrısında bulunuluyor.
