Allianz Teknik ve TEGV işbirliğiyle başlatılan Bilinçli Adımlar, Güvenli Yarınlar programı, 3 yıl içinde 135 bin çocuğa ulaşmayı hedefliyor.
“Bilinçli Adımlar, Güvenli Yarınlar” üç katmanlı bir eğitim programı olarak hazırlandı. İlk etapta, 7-14 yaş arası çocukların tüm TEGV noktalarında iki modülden oluşan zorunlu eğitime katılması ve deprem öncesi, sırası ve sonrası için doğru davranış biçimleri konusunda bilinçlenmeleri amaçlanıyor. Eğitimlerde çocuklara, doğal afetlerin nasıl ayırt edileceği, çök-kapan-tutun yönteminin ne olduğu ve nasıl uygulanacağı gibi konular, etkinlikler, videolar, tatbikatlar ve oyunlarla anlatılacak.
Programın ikinci etabında, Allianz Teknik’i bire bir veya çevrimiçi olarak ziyaret eden çocukların afet ve risk farkındalığını artırmaya odaklanılacak. Deprem eğitimi ve kazanımlarını pekiştirmek amacıyla özel bir kutu oyunu tasarlandı. Bu oyun, deprem farkındalığını artırmak için TEGV noktalarında tüm çocukların kullanımına açık olacak.
Ayrıca, TEGV’in işbirliği yaptığı okullarda serbest ders saatlerinde uygulanması teşvik edilecek. Kutu oyunu, TEGV Dükkan’da satışa sunulacak ve elde edilen gelir, çocukların nitelikli eğitim desteği alabilmesi için TEGV’e aktarılacak. Pilot uygulama kapsamında, İstanbul, Ankara ve Van’da yaklaşık 500 çocukla yürütülen programla, üç yıl içinde 34 ilde 135 bin çocuğa ulaşılması hedefleniyor.
Allianz Türkiye CEO’su Tolga Gürkan, basın toplantısında yaptığı konuşmada toplumsal risk farkındalığını artırmanın önemine vurgu yaptı. Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu, bu gerçeği 6 Şubat depremleriyle acı bir şekilde hatırladığımızı belirten Gürkan, ülkemizin karşı karşıya olduğu kritik riskler için atılabilecek en önemli adımın, risk oluşmadan önce önlem almak olduğunu ifade etti. Bunu başarmanın yolunun bireysel ve kurumsal farkındalığı artırmaktan geçtiğini söyledi.
Gürkan, “Bu amaçla ve ‘Türkiye’nin Allianz’ı’ olarak gelecek nesillere olan sorumluluğumuzla Bilinçli Adımlar, Güvenli Yarınlar programını başlatmaktan mutluluk duyuyoruz. Amacımız, çocuklarımıza erken yaşta afet bilincini kazandırmak ve onların güvenli bir toplum inşa etmelerine destek olmaktır. Çocuklarımızın afet bilinci konusunda donanımlı bireyler olarak yetişmeleri, sadece kendileri için değil, aileleri ve çevreleri için de büyük bir güvence sağlayacaktır” dedi.