BM’den Fosil Yakıt Şirketlerine Eleştiri

BM, fosil yakıt şirketlerinin yenilenebilir enerjiye geçişi yavaşlatmak için büyük bir dezenformasyon kampanyası yürüttüğünü iddia ediyor.

Birleşmiş Milletler, fosil yakıt şirketlerinin dünya genelinde ülkelerin yenilenebilir enerjiye geçişini yavaşlatmak amacıyla büyük bir yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon kampanyası yürüttüğünü ileri sürdü. BM Genel Sekreter Yardımcısı Selwin Hart, bu kampanyanın iklim eylemine karşı küresel bir mücadeleyi körüklediğini ve dünya liderlerini emisyon azaltım politikalarını ertelemeye ikna etmeye çalıştığını belirtti.

Hart, dünya genelinde yapılan en büyük iklim anketlerinden birinin sonuçlarını hatırlatarak, insanların büyük çoğunluğunun seragazı emisyonlarını azaltmaya yönelik önlemleri desteklediğini vurguladı. Ankete göre, en fazla kömür, petrol ve gaz üreten ülkelerdeki halkın bile %72’si fosil yakıtlardan hızlı bir geçiş talep ediyor. Bu bulgular, fosil yakıt endüstrisinin iklim eylemine karşı yürüttüğü kampanyanın, insanların gerçek düşüncelerini yansıtmaktan ziyade, algı yönetimine yönelik olduğunu gösteriyor.

“İklim Eylemsizliğinin Bedeli Ağır Olacak”

BM Genel Sekreteri António Guterres’in iklim danışmanı olan Hart, hükümetlerin iklim konusunda güçlü hedefler belirlemeleri gerektiğini vurguladı. Hart’a göre, iklim eylemsizliğinin sonuçları hem yoksul hem de zengin ülkelerde derinden hissedilecek. ABD’de aşırı hava olaylarının artmasıyla birlikte birçok insan, evlerini sigortalatmanın giderek imkansızlaştığını düşünüyor. Hart, fosil yakıt endüstrisinin büyük karlar elde etmeye devam ederken, sıradan insanların iklim krizinin bedelini ödemek zorunda kaldığını ifade etti.

Hart, yenilenebilir enerji kaynaklarının maliyetinin tarihteki en düşük seviyede olduğunu ve enerji geçişinin hızlandığını belirtti. Ancak hükümetlerin, iklim politikalarının düşük gelirli kesimlere haksız yükler getirmemesine dikkat etmeleri gerektiğini de ekledi. İyi tasarlanmamış politikaların yoksullara zarar verebileceği konusunda uyarıda bulunan Hart, adil bir geçişin sağlanmasının kritik önem taşıdığını dile getirdi.