Eksim Enerji, Sakarya’nın Geyve ilçesindeki rüzgar enerjisi santraline yıl sonuna kadar devreye almayı planladığı 14 yeni rüzgar türbinine ilişkin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) takip raporunu, bağımsız kuruluşlar ve akademisyenlerin desteğiyle hazırlanan veriler ışığında paylaştı.
Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretimine ağırlık veren Eksim Enerji’nin, sürdürülebilirlik konusundaki taahhütlerini yatırımlarıyla hayata geçirmeye devam ettiği belirtildi.
Ülke genelinde 8 rüzgar enerjisi santraline sahip olan ve Sakarya’nın Geyve bölgesine 14 adet, her biri 7 megavat kapasiteli Nordex N163 rüzgar türbinini eklemeyi planlayan firma, çevresel ve sosyal sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor.
Santrallerini yerleşim alanlarından uzakta ve doğal hayatı etkilemeyecek alanlara inşa eden şirket, Sakarya Geyve’deki yeni türbinlerin yer seçimi konusunda, Düzce Üniversitesi’nden Prof. Dr. Leyla Özkan’ın liderliğinde hazırlanan araştırma raporlarını kamuoyuna sundu.
Raporda, bölgedeki 59 kuş türünün yaşam alanlarının zarar görmediği ve herhangi bir dağılımın söz konusu olmadığı sonucuna ulaşıldığı belirtildi.
Eksim Enerji Üst Yöneticisi (CEO) Arkın Akbay, yaptığı açıklamada yenilenebilir enerji yatırımlarını planlarken çevresel sürdürülebilirlik ilkelerine bağlı kaldıklarını vurgulayarak “Bölgede kurulu olan rüzgar enerjisi santralimizde, 3 yeni türbin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından onaylanarak ticari faaliyete geçti. Yıl sonuna kadar toplam 14 türbinin devreye girmesini hedefliyoruz. Her yeni yatırımımızda, yasal düzenlemelere uygun raporlar hazırlamanın yanı sıra bağımsız kurumlardan görüşler alarak, şeffaflık ilkemiz doğrultusunda kamuoyunu bilgilendirmeye özen gösteriyoruz. Yaban hayatı üzerine yaptırdığımız araştırmalar ve saha analizleri neticesinde, türbinlerimizin yerlerini en uygun şekilde seçiyoruz. Türbinlerimizin yerleşim bölgelerinden uzak, yoğun orman niteliği taşımayan, rüzgar potansiyeli yüksek alanlarda kurulması, teknolojimiz sayesinde gürültü seviyelerinin canlılara zarar vermeyecek şekilde düşük tutulması, kaliteli toprağın korunması ve yangın riskine karşı önleyici tedbirlerin alınarak habitatın korunması önceliklerimiz arasında yer alıyor” sözlerini kulandı.