ART Recycle, elektrikli araçlar ile dünyanın önünde oluşan en büyük problemin lityum iyon pil atıkları olduğunu belirtti.
Elektrikli araçlar konusundaki gelişmeler otomotiv sektöründe hala devam ederken sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında birçok faktör sürece dahil edildi. Çevreye daha hassas tesislerin katıldığı sistemlerde, geri dönüştürülmüş ürünler ve hafiflik gibi konular önem kazanmaktadır. ART Recycle, otomotiv ve elektronik atık geri dönüşümü konusunda uzmanlaşan ve Türkiye’nin en büyük tesislerinden biri olan firma, bu alandaki uzmanlığını artırmaya yönelik çalışmalarını sürdürmektedir.
ART Recycle Genel Müdürü Gökhan Dursun, “Bataryaları geri dönüştürecek teknoloji oluşmaya başladı. Fiziksel işlemden geçen bataryalar uygun metalürjik yöntem ile en az kirliliği oluşturacak şekilde geri kazanılmalıdır. Bizim bu teknolojiyi ülkemize getirmemiz gerekli. Elektrikli araçlar için en önemli konulardan birisi ağırlık. Bu yüzden alüminyum çok daha ön plana çıkacak. Ayrıca geri dönüştürülmüş ürün kullanım oranı da her geçen gün artıyor. Bu alanda yapılan çalışmalar gelecekte çok daha net kendisini gösterecek. Türkiye tıpkı demir gibi alüminyumda da çok güçlü olabilecek kapasiteye sahip. Ama bunu yaparken geri dönüştürülmüş ürünleri de ihmal etmemeli.” dedi.
Dursun, dünyayı yakın gelecekte bekleyen en önemli sorunun aslında lityum iyon piller olduğunu dile getirerek “Bu konudaki sorunu erken gören birkaç firma yatırım ve teknoloji geliştirmeye başladı. Bataryaların kendi bileşenleri dışında ‘black mass’ dediğimiz kısımları da kıymetli elementleri içeriyor. Bunların dönüşümü konusunda sıfırdan bir yatırıma gitmek oldukça maliyetli olacak. Bu konuda üzerimize düşeni yapıp bazı firmaların teknolojileri ile buraya gelmelerini sağlamaya çalışıyoruz ama ağırlıklı olarak atıkları toplayıp kendi ülkelerine gönderilmesi yönünde talepler oluyor. Çevre coğrafyalarda göz önüne alınınca ülkemizde böyle bir kazanım tesisi oldukça katma değerli ürünlerin oluşmasına katkı sağlayacak. Dünyadaki elektrikli araç sayısı her geçen gün artarken ülkemizde de bataryalar konusunda önemli yatırımlar yapılıyor. Ayrıca böyle bir tesisle sadece bataryaları değil katalitik konvertörlerin de dönüşümünü sağlayabiliriz. Bunlar çok kıymetli madenleri içerisinde barındırıyor ve her geçen gün tedariki zorlaşıyor.” şeklinde açıklama yaptı.
Gökhan Dursun, otomotiv ve elektronik geri dönüşümü ile çok kıymetli madenlerin geri kazanıldığını vurgulayarak şu sözleri ekledi:
“Geri dönüştürülmüş ürünü hammadde olarak satmak kıymetli ama nihai ürün olarak satabilmek çok daha anlamlı. Buna örnek verecek olursam mesela yakın zamanda geri dönüşümünü yaptığımız alüminyumdan elde edilen hammadde ile ürettiğimiz ve GES panellerinde kullanılan alüminyum profili ihraç etmeye başlayacağız. Bunun gibi katma değerli işlerin sektörde artması gerekiyor. Bunun yanı sıra mesela elektronik atıkları direkt yurtdışına göndermek yerine dönüştürüp mamul olarak satmak çok daha değerli. Hem batarya hem de elektronik ürün dönüşümünde nitelikli çıktı sağlamak için gereken teknolojiyi ülkemize getirmemiz gerekli. Şu anda kimyasal olarak bu ayrımları yapmak için çalışmalar var ama tonaj büyüyünce kullanılan tehlikeli kimyasalları arıtmak kolay bir durum değil. Aynı zamanda büyük de bir tehlike. Bizim bu tehlikelerin en aza indirildiği rafineri konusunda yatırımı teşvik etmemiz ya da bu konuda uzman olanların yatırım yapmasına imkân sağlamamız gerekiyor.”