Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi’nin (GWEC) yayınladığı “Küresel Rüzgar Raporu 2022” göre Türkiye, en çok rüzgar enerjisi üreten ülkelerden birisi oldu.
Raporda toplam küresel rüzgar enerjisi kapasitesinin 837 GW’a ulaştığını ve dünyanın yılda 1,2 milyar tondan fazla CO2’den kaçınmasına yardımcı olduğu belirtildi.
Rüzgar enerjisine yapılacak olan yatırımların çok önemli olduğunu vurgulayan Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, enerji geçişinde başrol oynayan rüzgar enerjisinin 2022 özetini paylaştı. 2022 yılında yaşanan global ölçekli enerji krizi, birçok enerji alanını etkiledi. Rüzgar enerjisinden elektrik üretimi, küresel ısınma ve hava kirliliği karşısında önemli bir rol oynuyor.
Küresel rüzgar endüstrisi 2020 yılındaki rekor büyümenin sadece yüzde 1,8 gerisinde, küresel olarak eklenen yaklaşık 94 GW kapasite ile en iyi ikinci yılını geçirdi. Rüzgarın, temiz ve sürdürülebilir çevre şartları için daha fazla önemsenmesi gerektiğini vurgulayan yurtiçi ve yurtdışındaki rüzgar enerjisi santrallerine geniş yelpazede servis hizmetleri sunan Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, başta rüzgar olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarının gelecek yıllarda öneminin daha da artacağını belirtiyor.
Rüzgarın Seyri 2022 Yılında Ne Yönde Oldu?
Rüzgar ihalesi faaliyetleri, geçtiğimiz yıllara göre %153 daha yükseldi. Dünya çapında 88 GW’tan fazla yeni rüzgar kapasitesi ile bu sene rüzgar lider konumuna yükseldi.
Net sıfır taahhüdünün küresel ivme kazandığı bir yıldan sonra küresel rüzgar endüstrisi için pazar görünümü olumlu bir grafik sundu. Mevcut politikalar kapsamında önümüzdeki beş yıl içinde 557 GW yeni kapasitenin eklenmesi bekleniyor. Bu, 2026 yılına kadar her yıl 110 GW’tan fazla yeni kurulum anlamına geliyor.
Çin ve ABD’deki kara rüzgarları büyümesi yavaşladı. Kara rüzgar kurulumları bir önceki yıla göre %18 daha düşük oldu. Avrupa, Latin Amerika, Afrika ve Orta Doğu, yeni kara türbini kurulumu için rekor yıllar geçirdi.
Geçen yıl 21,1 GW olan offshore rüzgar kapasitesi, bu yıl üç kat daha fazla artış gösterdi. Çin, dünya çapındaki offshore rüzgar kapasitesinin %80’ini oluşturdu ve kümülatif offshore rüzgar kurulumlarını 27,7 GW’a çıkardı.