Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, 2023’te Kurumun uzay teknolojilerinde söz sahibi olacağını belirtti. TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, kurumun 2022’deki çalışmalarını anlattı ve 2023 hedeflerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
TÜBİTAK’ın, yenilikçi aşı ve ilaçla tıbbi cihaz çalışmaları, akıllı ev ürünleri gibi alanlarda özel sektör, üniversite, araştırma altyapısı ve kamu AR-GE merkezlerinin yer aldığı 100’ün üzerinde paydaşı bir araya getirdiği Yüksek Teknoloji ve Sanayi Yenilik Ağları platformlarını desteklediğini anlatan Mandal, “İlk ay görevi için hazırlıklara başladık. Türk vatandaşımızı uzaya göndermek için sona yaklaştık. Türkiye’nin ilk denizaltı test altyapısını hayata geçirdik.” ifadelerini kullandı.
Mandal, küresel risklerin getirileri ve teknolojinin hızla gelişmesiyle AR-GE ve yenilik süreçlerinde de hızlı bir dönüşüm gözlemlediklerinin altını çizerek, destekleri ve AR-GE faaliyetlerini planlarken bu dönüşümle birlikte ortaya çıkan ihtiyaçları, küresel, ulusal odaklanmaları, ekonomik ve toplumsal faydayı göz önünde bulundurduklarını dile getirdi.
Stratejik önceliklerini AR-GE ve yenilik süreçlerini hedef odaklı, çıktı ve etki unsurlarını gözetecek şekilde yürütülmesi olarak belirlediklerini anlatan Mandal, 2022’de, 2 bin 500’ün üstünde KOBİ olmak üzere, 3 binin üzerinde işletme ve 177 üniversitenin toplamda 8 binin üzerinde AR-GE projesine 2,5 milyar liraya yakın destek sağladıklarını dile getirdi. Mandal, “Desteklediğimiz akademi projelerinde 15 bin araştırmacı, 14 bin 300 bursiyer görev alıyor” dedi. 2023’te TÜBİTAK’ın uzay teknolojilerinde söz sahibi olacağını belirten Mandal, Türkiye’nin ilk metre altı çözünürlüklü İMECE Uydusu’nu 2023’ün ilk çeyreğinde fırlatacaklarını bildirdi.
Ülkenin ilk milli ve yerli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’yı Cumhuriyetin 100. yılında uzaya fırlatılacaklarını ve Türkiye’nin, dünyada haberleşme uydusu geliştirme kabiliyetine sahip 11. ülke konumuna geleceğini ifade eden Mandal, “Cumhuriyetimizin 100. yılında gerçekleştirmeyi hedeflediğimiz Türk Astronot ve Bilim Misyonu Projesi ile ilk Türk uzay yolcumuzu Uluslararası Uzay İstasyonu’na göndereceğiz. Ülkemizin kritik teknoloji ihtiyaçlarının yerli ve milli çözümlerle karşılanmasının ötesinde ihracatı da ön plana koyup yüksek teknoloji transfer edebilme kabiliyetimizi güçlendireceğiz. Savunma alanındaki bilim ve teknoloji üretimiyle bu teknolojilerin başta dost ve müttefik ülkelere olmak üzere ihracatında lider ülke konumumuzu, bütün ileri teknoloji alanlarına yaymak üzere çalışmalarımızı yürüteceğiz. Savunma alanında kritik projelerimizi sonuçlandıracağız.” diye konuştu.
Mandal, sanayinin, 2023’te yeşil ve dijital ikili dönüşümü ve sonrasında ise yeşil büyümesine yönelik kritik adımlar atacaklarını belirterek, Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritası kapsamında demir-çelik, alüminyum, çimento, kimyasallar, plastik ve gübre sektörlerinde yeşil dönüşüm ihtiyaçlarını yerli teknolojiler yoluyla karşılamak için projeleri destekleyeceklerini kaydetti.
Mandal, ” ‘Tek Sağlık’ yaklaşımıyla insan, hayvan, bitki ve çevre sağlığını topyekûn izleyen, önleyen ve geliştiren sistemleri oluşturacağız. Türkiye’yi dünyanın her yerinden bilim insanları için bir cazibe merkezi yapmak için daha güçlü adımlar atmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu. TÜBİTAK’ın Türkiye Yüzyılı vizyonu kapsamında yürüteceği faaliyetlere değinen Mandal, 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi’ doğrultusunda ülkenin yeşil kalkınmasına yönelik ihtiyaçlarına cevap verecek çığır açıcı teknolojileri yerli olarak geliştireceklerini söyledi.
Dünyayı değiştirecek temel buluşların ülkeden çıkması için tüm kaynakları seferber edeceklerini aktaran Mandal, kuantum, nörobilim, nanomalzemeler ve nükleer fizyon gibi geleceğin teknolojilerini şekillendiren temel bilim alanları ve öncül araştırmalarda büyük yatırımlar yapacaklarını belirtti. Gelecek dönemde bilim diplomasisini, ülkenin uluslararası sistemdeki konumunu daha da güçlendirmede stratejik araç olarak kullanacaklarına işaret eden Mandal, şunları kaydetti:
“Bilim, teknoloji ve yenilikte uluslararasılaşmada araştırmacılarımızı küresel iş birliklerinde sadece bir paydaş katılımcı olarak değil, koordinatör ve yürütücü olarak konumlandıracağız. Bu yaklaşımımızı, proje tabanlı ağlara ek olarak uluslararası karar alma mekanizmalarında ülkemizin güçlü temsiliyetini temin edecek şekilde genişleterek uygulayacağız. Bu sayede AR-GE ve yenilik alanındaki küresel eğilimlere yön veren ülke konumumuzu pekiştireceğiz.”
KAYNAK :
1.https://sanayigazetesi.com.tr/tubitak-uzay-teknolojilerinde-soz-sahibi/